HAYAT EKİBİ MUCİZE YARATAN MUKADDES SUYUN BAŞINDA MUHARRİRİMİZ TURGUT ETİNGÜ ALADAĞ'DAN BİLDİRİYOR... FOTOĞRAFLAR : İNAL TENGİZMAN Geçen sayımızda mucize yaratan suyu anlatmıştık. Bu haftada yalnız mayıs ayı içinde 17.000 kişinin ziyaret ettiği bu yere arzu eden okuyucularımızın rahat gitmeleri için gereken tamamlayıcı bilgiyi veriyoruz : (Fotoğraf : HATIRA : Burada vazifeli iki rahipten biri üstlerinde Meryem ana tasvirleri bulunan madeni rozet, madalyon, fotoğraf ve broşür satmaktadır.) Mukaddes sudan dönerken karşınıza Meryem ananın tarihi kilisesi çıkıyor. Azize Meryem'in evi Panaya-Kapulu burada. İçeri girince birinden diğerine geçilen ayrıca sağlı-sollu birer odaya giden iki taş salon ve karşınıza dua yeri olan mihrap gelir. Mihrabın solundaki köşe adak yeridir. Ayağı felçli yürüyemez halde olan bir hastanın bastonunu bıraktığı veya çocuk felcine yakalanmış bir yavrucağın yıllarca cenderesinde kaldığı demir ayaklığı, burada şifa bulanların fotoğrafları ve dileklerinin olması için boydan boya duvara gelişi güzel asılmış bez, ipek şifon parçaları... Meryem ana tapınağı ve Mukaddes suyun bulunuşunun dikkate değer bir hikayesi var : Verilen bilgiye göre 18. yüzyılın başında Alman rahibelerinden Anna Katharina Emmerick, Bülbül dağı ile Meryem ana tapınağını rüyasında görür. Öylesine bir vecd içinde kalır ki onun bu hali dikkati çeker. Bulunduğu şehrin sınırlarından bile bir adım dışarı atmamış bu kadının rüyası sonradan bütün ayrıntısıyla yazılır. 1891'de ellerinde bu rüyayı anlatan belge ile buraya gelip kazı yapan Lazarist rahipler tarafından rüyada anlatıldığı gibi aynı yerde ve hemen hemen aynı şekle uygun olarak Hazreti Meryem'in evi, kilisesi ve Mukaddes su meydana çıkarılır. Meryem anadaki Mukaddes suyun şifa özelliği nereden geliyor ? Nasıl oluyor da felçliler, romatizmalılar, ülserliler ve hatta görme özelliğini kısmen kaybedenler tekrar normale dönüyor ? Bunu yapan sihirli kuvvet nedir ? Bu soruların cevabını vermek hiçte kolay olmasa gerek... Su iyi bir tahlilden geçirildiğinde suda hastalıklara iyi gelen bazı maddeler tespit edilmiştir. Fakat her şeyden önce mucize aslen inançtadır. Tanrıdan ümidini kesmemiş kimselerin burada iyileşmeleri çok kolaylaşıyor. Tıbbın çaresiz kaldığı ve yaşamaz denen nice kişiler mucize yaratan suyun başında iyi olup tekrar sağlığına kavuşuyor. Nitekim geçen sayımızda şifa bulmuş kimselerin isimlerini ve durumlarını etraflıca bildirmiştik. İzmir'i merkez yaparak Selçuk'a oradan da Meryem anaya gidecekler için üç vasıta daima hazırdır. Bunlar otobüs, tren, otomobil... Otobüsle gidiş : Fuarın 9 Eylül kapısı yakınındaki Santral garajı bu istikamete gidecekler için hareket yeridir. |
Bir saat intizamı ile çalışan bu garajdan rahat ve bakımlı otobüsler her iki saatte bir hareket ederek güzel bir asfalt yol üzerinden iki saatte sizi Selçuk'a götürürler. İzmir-Selçuk arası 71 km'dir. İzmir'den ilk otobüs 8'de, Selçuk'tan son otobüs 17'dedir. Fakat devamlı olarak Denizli'den gelen yolcu otobüslerinde yer bulmak mümkündür. Bu otobüslerde gidiş-dönüş 5 liradır. Sadece gidiş 250 kuruştur. Trenle gidiş : Sabah 06.50'de İzmir'in Alsancak garından hareket eden İzmir-Ankara treni 09.06'da ve 08.55'de hareket eden İzmir-Denizli treni de saat 11.23'de Selçuk istasyonuna varır. Selçuk'tan İzmir'e ilk tren 15.20'de, son trende 18.14'dedir. 1. mevki 4,84, 2. mevki 200 kuruştur. Taksiler umumiyetle anlaşmaya bağlıdır. Selçuk'ta lokanta ve otel vardır. Selçuk'tan Meryem anaya gitmek için yeni ve rahat minibüslerden istifade edebilirsiniz. 9 km'lik asfalt bir yolla tam tepeye çıkmak ve suyun yakınında inmek kabildir. Gidiş ve orada bir saat bekledikten sonra dönüş ücreti olarak 3 kişi için 25 lira alınır. Bu arada yolun üzerindeki Efes kalıntılarını da gezmek isteyenlerin 3 kişi için 25 yerine 35 lira ödemesi gerekir. Altta; Meryem Ana'daki PTT merkezinin büyük ilgi gören özel damgalı zarfı görülmekte... |
ÜMİT : Bir ara burası boş kaldı. Romatizmasından şikayetçi bir vatandaş suyun şifa verici özelliğinden deva umarak çeşme başında ayağını rahatça yıkadı... |
SUYA AKIN : Ümit kapısı kapanmamış olduğundan şifa uman hastalar ya içmek için yada hastasına götürmek üzere ellerinde su kapları ile çeşmeye iniyorlardı... |
ÜLSERLİ İDİ : Tezgahın gerisindeki zayıf adam evvelce ülserli idi. Burada şifa buldu. SON ZİYARETÇİ : Son ziyaretçi hatıra defterine intibalarını yazıyordu...1962 |