Babil kulesi : Taşlıtarla karakolunun karşısında eski karyolaların arasına Hristiyan tasvirleri gösteren birkaç tablo sıralanmıştı. Bu 100.000'lik semtte oturan Ermeni, Rum, Yahudi vatandaşlarımızın sayısı 25'i aşmıyordu. Ama sokaklarında Hristiyan tasvirleri satılıyordu. Taşlıtarla bir Babil havası içindeydi. Din kitaplarına göre Babil hükümdarı nemrut tanrılığa özenmişti. Bulutlara değen bir saray yaptırdı. Ama tanrı bir yel verdi ve saray yıkıldı. Babil kavmi dağıldı tam 73 bölüğe ayrıldı. Her kavim ayrı dil konuşmaya başladı. Taşlıtarla'da da durum böyle. Bütün balkan dillerini, Anadolu'nun bütün şivelerini, lehçelerini, Çingenece'yi burada duyabilirsiniz.
|
|
Ev sahibimiz : Bu haftaki röportajımızda sizlere Taşlıtarla'nın 7 renkli mahallesini gezdiriyor, fotoğraflarla da 7 mahallenin, Anadolu'nun ve Balkanların yedi bucağından gelmiş insanlarını tanıtıyoruz. Önce ev sahibimiz Bulgaristan göçmeni Necip efendinin temiz evinden başlıyoruz. Yukarıdaki fotoğrafta Orhan Tahsin ev sahibinin çocuğuyla oynarken yanda ise Necip ustanın eşi görülüyor.
Zanaatkar : Taşlıtarla'lı bu ihtiyar çalışmadan edemezmiş. Evinde çalışıyor. Bütün Yugoslav göçmenleri gibi o da zanaatkar. Eskimiş eşyaları yararlı bir duruma sokuyor. Öyle içten, gönülden çalışması var ki. 1960 |
|