ASTRONOT SCOTT CARPENTER VE AİLESİ Scott Carpenter 34 yaşında, Amerikan deniz kuvvetlerinde hava yüzbaşısı. 2800 saat uçuşu vardır. 300 saati özellikle jetlerde... "Feza yolculuğu programı çalışmalarına başlamak üzere Kaliforniya'daki evimizden doğuya taşınmak için hazırlanıyorduk ki, ev sahibimiz yeni kiracıları bize tanıttı. Bunlardan biri orta yaşlı çok sevimli bir kadın, yanıma gelerek : Bu feza yolcularından biride siz misiniz Mr. Carpenter ? diye sordu. Benim dedim. Kadın ters ters baktı : Sizde hiç akıl yokmuş !... dedi. Yürüdü gitti. Bu sevimli kadının düşüncelerinde yalnız olmadığı muhakkak. Belki birçok kimseler onun gibi, feza yolculuğu birçok aklı başında kimsenin uzun tetkiklerden sonra yapılması lüzumuna kanaat getirdikleri bir teşebbüstür. Ve yapılmalıdır. Fakat itiraf etmek lazım ki, tehlikesi var... Bu tehlikeyi hepimiz en ince teferruatına kadar hesaba katarak öyle hazırlanıyoruz. Feza programına çeşitli sebepler yüzünden katıldım. Bunlardan birisini samimiyetimle itiraf edeyim : Ölmezler arasına katılmak için bir fırsat elde ettiğim içindi. Bu gibi fırsatlar pek azdır. Babamdan bir mektup aldım. Böyle büyük bir maceraya atıldığım için çok şaşırdığını yazıyordu. Haklıydı, teşebbüs hakikaten mühim. Tasavvurumun fevkinde mühim. O kadar mühim ki uğrunda seve seve hayatımı verebilirim..." Renée Carpenter ise kocasına nazaran mütereddit : "Scott bana roketler hakkında her zaman izahat verir. Onu dinler hayale dalarım. Fakat korkmuyorum desem yalan olur. İlk defa yapılacak bir yolculuk. Nede olsa insanın içinde bir şüphe kalıyor. Ben kendimi öteden beri bu işe hazırlamıştım. Scott tecrübe pilotluğu yaparken kendi kendime : "Saat altıya kadar gelmezse dul kalmaya hazırlan Renée..." derdim. Geç kaldığı akşamları kafamda kurarım. Şimdi rahip gelecek ve bana acı haberi getirecek... Çocuklara ne diyeceğim, düşünün 4 çocuk anasıyım. Hayatımız her gün yeni bir kumar oynamakla geçiyor. Ne çıkacağını bilemiyorsunuz. İnsan ne kadar soğukkanlı olsa da yinede bu devamlı endişenin verdiği huzursuzluğa alışamıyor... Şimdiye kadar şansımız açıktı. İnşallah bu iştede bu muvaffak olur. Böyle işleri birazda Allah'a bırakmak en doğrusudur..."...1959 |