DÜNYAYI TEHDİT EDEN ADAMI EN İYİ TANIYAN ADAM ANLATMAYA DEVAM EDİYOR NIKITA KRUŞÇEV KİMDİR ? (YAZAN : MAURICE EDEMAN - ÇEVİREN : SADUN ALTUNA) Birinci sayıda muharrir şöyle diyor : "Londra'daki avam kamarasında bulunan Oliver Cromwell'in yüzündeki siğillere varıncaya kadar en realist tarzda yapılmış büstü karşısında Kruşçev'i hatırladığım çok olmuştur. Ama iki devlet adamı arasındaki benzerlik bu noktada biter. Cromwell, komünist Rusların "Derebeyi" adını verdikleri asiller sınıfına mensuptu. Kruşçev ise doğma büyüme köylüdür." ÜST FOTOĞRAFTAN KAYBOLANLAR 1953 mart ayında ölümünden sonra Josef Stalin'in cenaze merasiminde çekilen bu fotoğrafta görünen bütün şahıslar tabutun iki ucunda duran muhafızlar hariç Kremlin'in liderliğini ele geçirmek için birbirleriyle mücadele ediyorlardı. O zamandan beri bunlardan altısı, Stalin'in arkadaşı ve öğrencisi olan Nikita Kruşçev'e kurban giderek ya gözden düşmüşler, ya da daha kötü akıbetlere uğramışlardır. Parti liderliği mücadelesinde şimdi bunlardan yalnız Nikita Kruşçev ve Anastas Mikoyan kalmıştır. Geçenlerde toplanan Komünist partisi 22. kongresinde uzun müddetten beri devam eden bu iktidar mücadelesi azami haddine varmış ve halkın gözünden uzaklaştırmak için Stalin'in özel surette tahnit edilmiş cesedinin Lenin'in mezarından çıkarılması kararlaştırılmıştır. Kongrede konuşan hatipler ayrıca "Parti aleyhtarı" olarak adlandırılan Stalinci gruptan üç liderin parti üyeliğinden de atılmasını istemişlerdir. Bunlar : Vyaçeşlav Molotov, Georgi Malenkov ve Lazar Kaganoviç'tir. Üstteki fotoğrafta soldan itibaren çarpı işaretli beyaz siluetler şu şahıslara aittir : 1956'da gözden düşen eski dış işleri bakanı Molotov, "Parti aleyhtarı" gruba mensup olmakla itham edilen fakat suçunu bağışladığı için affedilen eski Cumhurbaşkanı Kliment Voroşilov, Stalin'in gizli polis teşkilatı başkanı iken 1953 senesinde idam edilen Lavrenti Beriya, 1956'da sahne dışı bırakılan eski başbakan Georgi Malenkov, 1958'de başbakanlığı tamamıyla Kruşçev'e bırakan Bulganin, Stalin'in yakın yardımcısı olarak tanınan ve 1956'dan itibaren gözden düşen Kaganoviç. İngiliz işçi partisi liderlerinden Ernest Bevin'in göç esnasında piyanosunu sırtında taşıyabilen tek siyaset adamı olduğunu söylediğim zaman Kruşçev'den şu cevabı aldım : "İcap ederse iki piyanoyu bile taşıyabilirim." Oysa Stalin'in devrinde beden kuvveti yaşamak için kafi değildi. Aslında Kruşçev bileğini bükecek kimse bulunmadığı için değil kendinden zihince güçlü gördüğü adamlar karşısındaki uysal ve saf davranışı sayesinde barınabildi ve bugünkü mevkiye gelebildi. Kruşçev, Stalin devrinde Spiridovna sarayında yapılan siyasi toplantılara katıldığı vakit öbür liderler gibi fikrini açıkça savunmaya kalkmaz, söylenenleri boynu bükük dinlemekle yetinirdi. Moskova'daki Batılı bir elçinin hanımı bana bu konuda şöyle bir hikaye anlattı : Kocası bir toplantıda kendisini Kruşçev ile tanıştırmak istemiş ama ayakta durarak büfede yemek yiyen Kruşçev ani bir hareketle sırtını dönmüş. Kıssadan hisse içilen şampanyalardan çakır keyif hale gelen Kruşçev Batılı bir ülkenin temsilcileriyle bir söz düellosuna girmekten kaçınıyordu. 1962 Hayat Dergisi. |