BEATLES'LER


BEATLES'LER
İşte Beatles'ler : Ringo ve John (yukarıda), Paul ve George (altta). Dördü de başlı başına bir alem.
Yaşları 21 ile 23 arasında değişiyor... Boyları da 1 metre 79 ve 1 metre 80 cm. arasında. Kaniş cinsi köpekler gibi kesilmiş saçları, ortak bir Brigitte Bardot hayranlığı, siyah elbiseleri, servet sahibi olma hırsları ve ihtiyar İngiltere'nin bütün eski örf ve adetlerine karşı duydukları muhteşem nefretleri ile "Beatles"ler denen ve dünya gençliğini kırıp geçiren dört delikanlı...

BEŞ GÜNDE BİR MİLYON PLAK !
Şimdiye kadar bu alemde görüp işittiklerimiz bunların yanında hep yaya kalır. Dünyanın beş gün içinde bir milyon plağı satılan tek topluluğu onlar ! Geçen Aralık ayında bir konser salonunda hayranlarının izdihamı yüzünden 13 saat hapis kalanlar gene onlar.
Haklarında, İngiltere parlamentosunda müzakere yapılırken Başbakan Home'un muhatap kaldığı ilk soru şu olmuştu :
- Kızınız bu delikanlılardan biriyle evlenseydi acaba ne yapardınız ?
Tabi bu soruya hiçbir zaman cevap alınamadı. Bir İngiliz gazetesinin yazdığına göre "Beatles"ler sadece hükümeti, seçimler meselesini, Christine Keeler skandalını gölgelemekle kalmamış, birinci küme lig maçlarının kaderine bile tesir etmiştir.
Hakikaten Beatles'ler çılgınlık demek. Delilik demek. Karşı olanlar için "histeri", tutkunlar için de "zafer" demek.
Dört genç sahneye çıkmasın... Öyle bir toplum çılgınlığı salonu sarıyor ki, bir İngiliz gazetesi şöyle yazmaktan kendini alıkoyamadı :
"Dört Beatles'in yanında Elvis Presley, en hızlı anında bile uyku hapı yutturulmuş bir koyundan farksız kalıyor..." Elvis Presley'i dinleyenler, tanıyanlar bu sözün ne anlam ifade ettiğini herhalde çok daha iyi takdir ederler.
Adlarını da size tanıtalım : Aralarında tek evli olan ve grubun şefi ritm-gitar John Lennon... Bütün kızları sevdiğini söyleyen bas gitar Paul McCartney... Mavi gözlü baterist Ringo Starr... Otobüsten nefret eden solo gitar George Harrison...
Bu çeşit müzik akıllarına 1961'de Hamburg'da gelmiş. Çalıştıkları kulüpte aynı şeyleri söyleye söyleye bıkkınlık getirmişler. En çirkin, en yakası açılmadık küfürlerden, nefret ettikleri her şeyi ayaklar altına alan sözlerden meydana gelen şarkılar bestelemeye başlamışlar. Becermişler de... O zamanda beri işleri rayında gidiyor. Dördü de Liverpool'da Alman Stuka'larının bombaları altında dünyaya gelen bu gençler çağımızda ruhları mengene ile sıkışıyormuş gibi serbestlik peşinde koşan delikanlıların birer örneği...1964
Fotoğrafta : Bir turneye çıktıkları zaman polis kuvvetleri hayranlarına ancak zor kullanarak engel olabiliyor.

Şarkı alanında gelmiş geçmiş herkesi yaya bırakan 4 gencin zaferi yılın olayı oldu. Herkes onlardan, kazandıkları paradan ve şarkılarından bahsediyor.
Beatles'ler sahneye çıkınca seyircilerin büyük çoğunluğunu teşkil eden genç kızlar adeta kendilerinden geçiyor, ağlıyor, tepiniyor hatta bayılıyorlar bile...