Başkan Cemal Abdül Nasır



Başkan Cemal Abdül Nasır : 19 yıl önce kimsenin tanımadığı bir yarbay, ihtilal günlerinde General Necib'in sağ kolu. Ve nihayet 14 seneden beri Mısır'ın ve bütün Arap dünyasının kaderine hakim olan 1 numaralı adam. Nasır'ın karşısında ordular vardı ama onu kendi kalbi mağlup etti.
Dünya en renkli simalarından birini kaybetti : Nasır 


Devlet büyükleri : Nasır'ın cenaze törenine 80 devlet ve devlet başkanı katılmıştı. Resimde Numeyri (Sudan), Ali Sabri ve El Şati (Mısır yöneticileri), Aleksey Kosigin (Rusya), Makarios (Kıbrıs), Hefou (Lübnan), Kral Hüseyin (Ürdün), Selasiye (Habeşistan) görülüyor.



Ağlayan millet : Ölüm haberi bütün Mısır'ı göz yaşına boğdu. 3 milyonluk Kahire sanki felce tutulmuş gibi günlerce dövündü, bazen de haykırarak büyük Nasır'ın arkasından ağladı durdu. 

1918-1947 : Nasır İskenderiye'de 1918'de doğdu. Bir postacının oğluydu. Liseden sonra Harp akademisini bitirdi. 1943'de Yüzbaşı ve Kahire Akademisi'ne öğretmen oldu.

1948-1953 : İsrail ile ilk savaş 1948'de yenilgi ile bittiği zaman Nasır Binbaşı idi. "Hür subaylar"ın başına geçti. 1950'de ordu Kral Faruk'u devirdi. General Necip önce başbakan, 1953'de Cumhuriyet ilan edilince de başkan oldu. Nasır başkan yardımcısı ve içişleri bakanı olarak Cemil ül Zeher'de namaz kılarken Mısır'ın en güçlü adamıydı.
1954-1960 : General Necip'i yatıştıran Cemal Abdül Nasır yalnız Mısır'ın değil Arap aleminin sözcüsü idi. İçki ve sigara kullanmazdı. Nasır savaş sonrası Süveyş'i millileştirdi. İsrail savaşında yenilgiye uğradı ama ülkesinde başarılı bir liderdi.  

1960-1970 : Arap dünyasının İsrail yüzünden batı ile arası açılınca Nasır Rusya'ya yöneldi. Sosyalist (Askeri şefli) sistem Arap ülkelerinde geçer akçe oldu. Suriye, Irak, Yemen, Sudan, Libya ve Cezayir'in liderleri Nasır'ı izlediler. Arap aleminin taçsız lideri Doğu Almanya Başkanı Ulbricht'e karısını, kızları Huda, Nuna ve oğlu Abdülhakim'i tanıştırırken (Büyük oğlu Abdülhakim askerdi.). Nasır, Cezayirli Bumedyen ile dosttu. Fakat Bumedyen'in gözü ise Nasır'ın liderliğindeydi. 

Ve 1970 Eylül'ü : Nasır tam 18 yıl anlaşmazlıklar, savaş gürültüleri içinde bocalayan 100 milyonluk Arap dünyasının tek dayanağı oldu. İyi niyetliydi ve Arapları seviyordu. Ürdün iç savaşı onu derinden yaraladı. Filistin lideri Arafat ile Kral Hüseyin'i barıştırınca derin nefes aldı. Onu son defa Kuveyt Emirini hava alanında uğurlarken görebildiler. Sonra evine döndü ve 4 saat geçmeden ölüm haberi geldi. Nasır ideallerine bağlı, çalışkan, milletini seven, kusurlarına rağmen namuslu ve iyi niyetli bir liderdi.